Rusya’da ülkenin önde gelen sol kanat felsefecilerinden Boris Kagarlitski’ye karşı yapay bir hukuki süreç başlatıldı. Kagarlitski Kırım Köprüsü patlamasında Ukrayna Silahlı Kuvvetlerinin motivasyonlarının neler olabileceğine ilişkin yürüttüğü tartışmadan dolayı terörizmi meşru göstermekle suçlanıyor. Bu yapılanın gerçek sebebi ise askeri yenilgilerden kaynaklanan bir siyasi kriz yaşanırken geriye kalmış muhalif şahsiyetleri saf dışı bırakmak.
Boris Kagarlitski Rusya’da ünlü bir sol kanat teorisyendir ve uluslararası planda da, modern kapitalizmin yapısını ve sol kanat hareketlerin karşı karşıya oldukları güçlükleri anlamaya yardımcı olan “Sınıf ile Söylem Arasında,” ve “İmparatorluklardan Emperyalizme” isimli popüler kitapları başta olmak üzere çalışmaları ile tanınmış bir yazardır.
2022 Rusya-Ukrayna çatışması boyunca sürdürdüğü tutarlı savaş karşıtı tutumu yüzünden Rusya otoriteleri tarafından bir “yabancı ajan” olarak yaftalanmış olmasına karşın Boris Rusya dışına gitmedi ya da siyasi çalışmalarına son vermedi. Son kitabını kısa bir süre önce yayınladı. Yönettiği “Rabkor” kanalı yıllar boyunca çeşitli sol siyasal ve demokrat perspektifteki insanı buluşturan bilgilendirici bir platform olarak işlev gördü. Boris hiçbir zaman parlamenter mücadele yöntemlerinden geri durmadı, her zaman siyasi rakipleri ile yetkin tartışmalar yürüttü ve hasımlarının bile takdirini kazandı.
25 Temmuz 2023’te Federal Güvenlik Servisinin (FSB) yeni baskıcı yasa maddeleri uyarınca Boris’e suç isnat ettiği anlaşıldı, “terörü meşrulaştırma” suçu. Sebep Kırım Köprüsü patlamasının “askeri bir perspektiften” anlaşılabileceğini söylediği eski bir paylaşımıydı. Bu saçma gerekçeye dayanarak Boris Moskova’nın 1000 kilometre uzağında bir yere götürüldü ve ufak bir kasabada, medyanın ve avukatlarının olmadığı kapalı bir duruşmada yargılandı. Şu anda ise bu yaş almış sol kanat düşünür 7 yıl hapis cezası alma tehdidi ile karşı karşıya ve dostlarının evlerinde de aramalar yapılıyor.
Kagarlitski’ye bu siyasi zulmü uygulayanların bu tür hesaplı önlemleri ona verilebilecek örgütlü bir destekten nasıl ciddi bir şekilde kaygı duyduklarını gösteriyor. Belki de Rusya’daki herhangi bir başka siyasi isimden daha fazla. Elbet bu yersiz de değil, çünkü Boris’in tutuklandığına dair haberler geniş bir yelpazedeki aktivistler arasında, ondan bir şeyler öğrenmiş olanlar, onunla tartışmış ve birlikte çalışmış olanlar arasında öfke ve özdeşleşme duygularına yol açtı.
Dahası bu sol kanat militanlara karşı ilk siyasal baskı da değil, Anton Orlov, Kirill Ukrayintsev gibi sendikacılara ve aktivistlere haksız dayanaklarla adli ve idari suçlamalar yöneltiliyor ve “yabancı ülke ajanı” statüsü her hafta yeni bireylere giydirilmeye çalışılıyor. Matematikçi ve sol militan Mikhail Lobanov da bunlar arasında. Rusya’da hükümetin baskısına yasal yollarla direnme olanakları neredeyse tümüyle ortadan kalkmış olmasına karşı bizler Boris’i onu suçlayanların karşısında yalnız bırakmayacağız.
Kagarlitski serbest bırakılmalıdır, onun elini sıkmış veya kitaplarını okumuş herkes bu sloganın yankılanmasına katkıda bulunmalıdır. Sizleri yapacağınız yayınlarla, eylemlerle ve kitaplarına dikkat çekerek onu desteklemeye çağırıyoruz. İnsanlar ölebilir ama fikirler ölmez. Boris de hapishane duvarlarının insanın özgürleşmesi için verdiği mücadelesini engelleyememesini sağlamak için her şeyi yapmıştır.
* * *
* Editör Notu: Bu yazı Rusya’da yaşayan ve politik atmosfer nedeniyle kimliğini gizlemek durumunda kalan yoldaşlarımız tarafından İngilizce kaleme alındı. İKEP olarak Türkçe’ye tercüme ettik.