7 Ekim 2023 günü, bugün, birçok ülkede kadın düşmanı Taliban rejimi altında yaşayan ve hak mücadelesi veren kadınlarla dayanışma örgütleniyor.
Afganistan’da bugün kadınlar hakları için mücadele ettiklerinde rejimin saldırı ve tehditleriyle karşılaşıyor, ölümle tehdit ediliyorlar.
En son olarak Neda Parwani’nin 19 Eylül’deki tutuklamasının ardından, 27 Eylül 2023’te, Taliban istihbaratı, Julia Parsi ve küçük oğlunu Kabul’da gözaltına aldı. Julia Parsi, kadın düşmanı Taliban rejimine karşı mücadele eden kadın hakları aktivistlerinden biridir ve özgürlük ve yaşam hakkı için kadınların protesto sesini yükseltmiştir.
Parsi Kabil’da kadınların hakları için örgütlenmesine önayak olmuş ve aynı zamanda evlerinde tutsak kadınların çığlıklarını basın ve medya ile paylaşmış ve Taliban rejiminin cinsiyet ayrımına dayalı aparthayd düzenini ortaya çıkarmıştır.
“Afgan Kadınlarının Spontane Hareketi”nin çağrısı ile Afganistanlı Kadınları Savunma için Uluslararası Komite tarafından örgütlenen bu dayanışma gününde San Francisco’da (ABD) Federal Bia önünde, Berlin’de (Almanya) Dış İşleri Bakanlığı önünde, Paris’te (Fransa) Cumhuriyet Meydanında, Bilbao’da (İspanya) Eliptika Meydanında yapılacak gösterilerle hükümetlere, Afganistan’da hayatları ve özgürlükleri tehdit altında olan kadın aktivistlere hemen ve koşulsuz sığınma hakkı tanımaları için baskı yapmak üzere eylemler düzenlenecek.
Türkiye’de hükümet Afganistan’daki Taliban rejiminin yönetimi ele almasının ardından buradaki diplomatik misyonlarını çekmemiş ve mevcut yönetim ile yoğun ilişkilerini sürdürmekte, hatta Taliban rejimi altındaki Afganistan’ı medenileştirerek Batılı/kapitalist sisteme entegre etme misyonunu üstlenmek istemektedir.
İşçinin Kendi Partisi (İKEP) olarak gerek hükümeti, gerekse tüm siyasi parti ve grupları Afganistan’da kadın düşmanı uygulamalara karşı tutum almaya, Afganistan’da kadın hakları için mücadele eden ve rejimin baskısı ile karşılaşan kadınlarla dayanışma içerisinde olmaya çağırıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti hükümeti bu kadınlar arasındaki risk altında olup sığınma talep eden kadınların sığınma taleplerini derhal karşılamalıdır.
“Neden 7 Ekim? Çünkü bu tarih Afgan halkının hafızasında acı veren bir tarih. 7 Ekim 2001’de ABD hükümeti, geniş bir koalisyon hükümeti ve NATO önderliğinde Afganistan’da sözde ‘terörle savaş’ını başlattı, ‘bütün bombaların anası’ olarak adlandırılan bomba kullanılarak on binlerce erkek, kadın ve çocuğun hayatını kaybetmesine neden oldu.
“2001’de ABD hükümeti Taliban rejimini devirdi ve iktidarı büyük ölçüde dini fundamentalistler, savaş ağaları, insan haklarını ihlal edenler ve savaş suçlularından oluşan ‘Kuzey İttifakı’ güçlerine devretti.
Ardından 15 Ağustos 2021’de ABD hükümeti Taliban’ı yeniden iktidara getirdi ve o zamandan beri kadınları kamu yaşamının her alanından dışlayan önlemler almaya devam ediyorlar: Kadınlar eğitim alamıyorlar, çalışma hakları ellerinden alındı ve hatta sokakta ve kamusal alanlarda dolaşmaları yasaklandı.
“Ezilen Afgan kadınlarının sesi duyulmalı ve kadın haklarına saygı duyduğunu iddia eden hükümetler, kadın düşmanı Taliban rejimi ile anlaşmalar imzalamayı bırakmalıdır. Taliban rejimi ne politik ne de mali olarak desteklenmemeli ve hiçbir koşul altında tanınmamalıdır. Afganistan içindeki kadın protesto hareketine yardım edilmeli ve tehdit altındaki kadınlara derhal sığınma hakkı tanınmalıdır.”